Artık Maria Grazia Chiuri’nin feminizm ilhamlı defilelerine alıştık! 2016’da ‘We Should All Be Feminists’ (Hepimiz Feminist Olmalıyız) tişörtüyle Dior defilesine damgasını vuran Chiuri’nin tasarımı Rihanna’dan Natalie Portman’a kadar birçok isim tarafından giyilmişti. Bir sene sonra İlkbahar 2018 defilesinde “Neden hiç olağanüstü kadın yok?” Sorusunu davetlilere yönelten Chiuri, Linda Nochlin’in 1971’deki makalesinden ilham almıştı. Bazıları politika ve modanın birleşmediğini söylüyor ancak Chiuri’nin kadın haklarını savunması ve eşitsizliğin altını çizmesi bunun aksini gösteriyor. Geçtiğimiz gün Paris Moda Haftası’nda gerçekleşen Dior Sonbahar 2020 defilesi de tam bu noktaya değindi!

Paris’teki Jardin des Tuileries’de gerçekleşen podyum, “Ataerkillik Aşkı Öldürür,” “Kadınlar Ayaklanmayı Yükseltir” ve “Hepimiz Klitoridyalı Kadınlarız” gibi sloganlar ile dekore edildi. İtalyan eleştirmen ve feminist aktivist Carla Lonzi’ye atıfta bulunan sloganlar, feminist sanatçı Claire Fontaine işbirliğinde tasarlandı. Podyumun üstünde yer alan ‘Consent’ (razı olmak) kelimesinin Weinstein davasından 24 saat önce gerçekleşmesi ise tam zamanında gelen bir mesaj oldu.

Şovun mesajları günümüzün sorunlarını yansıtırken, Chiuri’nin tasarımları ise yetmişli yıllardaki gençliğinden ilham alıyordu. Ekoseler, bol kesim takım elbiseler, püsküller ve derin v-yakalı elbiseler hem nostaljik hem de havalı bir esinti yaydı. Dior logolu bandanalar, file çoraplar ve Mary-Jane loaferlar tam bir ‘old-school’ havasını yansıttı. Yine sloganlı bir tişört ile defileye damgasını vuran Chiuri, “I Say I” (Ben, ben diyorum) yazılı tişörtleri ile Roma’daki ‘National Gallery of Modern and Contemporary Art’ müzesinde sergilenen İtalyan kadın sanatçılara atıfta bulundu.